Bandırma kuruluş tarihi kesin olarak bilinmemesine karşın, tarihçilere göre M.Ö. 8-9 yy’lara dayandırılan, Marmara Denizi’nin güneyinde yer alan bir liman kentidir. Türklerden önceki dönemlerde Anadolu yarımadasının batısında ve Küçük Asya denilen bölgenin bir kısmının batı tarafında ( Balıkesir ve civarı ) Mysialılar ve güney, güney doğu taraflarında da Frigler yaşamaktaydı. Thessalia’dan gelip eski adı “Arkton Oros” yani Ayılar Dağı olan Kapıdağ Yarımadası’nın güneyinde Dolion kralı Kyzikos’un M.Ö. 1250’de kurduğu Kyzikos kenti döneminin önemli ve büyük bir uygarlık merkeziydi. Bandırma, Kyzikos kentinin yanında “Güvenli Liman” anlamına gelen Rumca Panarmos ismiyle anılmaktaydı. Panarmos; Çanakkale’den İzmir’e kadar uzanan yirmi kadar antik kenti içine alan “Mysia Bölgesi” sınırları içinde bulunuyordu.
Bir diğer kaynağa göre Bandırma ismi borasit madeninden gelmektedir. Bandırma ve Susurluk yöresinde çıkan borasitte ana cevher Pandermittir. Bu nedenle Bandırma’nın eski isimlerinden biri de “Panderme” ya da “Panderma”dır.
M.Ö. 334 yılında Makedonya kralı Büyük İskender tarafından fethedilen Bandırma İskender’in ölümünden sonra Roma İmparatorluğu’nun ikiye bölünmesiyle de Bizans egemenliğine geçmiştir. Bandırma’ya Türklerin girişi ise Kutalmışoğlu Süleyman Bey’in 1076’da Kyzikos’la birlikte Aydıncık ve Bandırma’yı fethetmesiyle gerçekleşmiştir. 1076 yılından 1106 yılına kadar Selçuklu egemenliğinde olan Bandırma ve çevresi, Selçuklu Sultanı 1. Kılıçarslan’ın ölümü üzerine tekrar Bizanslıların hakimiyetine girmiştir. 1354’de Osmanlı egemenliğine girdikten sonra Panormos adı Bandırma olarak değiştirilmiştir.
1874 yılında büyük bir yangın geçiren Bandırma hızla yeniden onarılmış. 1876-1878 Osmanlı-Rus Savaşı sırasında, Kırım ve Romanya’dan göç eden Tatarların Bandırma’ya yerleştirilmesiyle bölge tekrar canlanmış, bu gelişmelerin etkisiyle Karesi Sancağı’na ( Balıkesir ) bağlı ilçe merkezi haline gelmiştir.1881 yılında belediye kurulmuştur.
1920 yılında İtilaf devletleri tarafından işgal edilen Bandırma 1922’de işgalin kaldırılmasından sonra tekrar yapılandırılmıştır. 1923’de Cumhuriyet’in ilanı ile bugünkü idari yapısına, 1924 ve 1936 yıllarında Yunanistan’dan mübadele yoluyla gelen göçmen Türklerin bölgeye yerleşmesiyle de bugünkü sosyolojik yapısına kavuşmuştur.
40° 21’ 30” kuzey enlemi ve 27° 48’ 59” doğu boylamının kesişimi üzerinde olan Bandırma’nın yüzölçümü 599 km² olup denizden yüksekliği 1 m. İle 764 m. arasındadır. İlçenin kuzeyinde yer alan ve kendi adıyla bilinen körfezin uzunluğu 31 km.dir. Genellikle ova karakterindeki Bandırma arazisi, kuzeyden güneye kısmen dağlık ve engebelidir. İlçenin en yüksek dağı, doğusundaki Karadağ’dır. 1280 km² alana sahip olan Karadağ’ın yüksekliği 764 m.dir. İlçenin kuzeyinde yer alan Kapıdağ ise Bandırma ve Erdek Körfezi ile çevrelenmiş bir yarımadadır. |